Girdap Teorisi
  Bir durum
 
                          SPİRALLERİN ÖNEMİ
                          Teorinin önümüze koyduğu en ilginç şeylerden biri de , güneşten atılan bir parçacığın güneş etrafında spiral çizdiği oldu. Bu parçacık yüksüz, kütlesiz de olsa aynı şey oluyor. parçacık , atıldığı andaki hızını koruyor ama spiral yönünde hareket ediyor. tabii o andaki hızı spiralin teğeti yönünde oluyor. Teorimize göre bu durum, asla güneşin spiral manyetik alanının yüklü parçacıkların yönünü değiştirmesiyle olmaz. Bu sebeple parçacık yönünü değiştirir ama gene aynı hızdadır. Sanki güneş etrafında dümdüz gitmek bir spiralmiş gibi. ya da spiral dümdüz gitmekmiş gibi. Yüksüz, kütlesiz uzay sıvısı parçacıkları da dolayısıyla aynı şekilde hareket eder. atılan ilk hızlarını korumaya çalışır, ancak dümdüz güneşten uzaklaşmak yerine sanki dümdüz yol bir spiralmiş gibi, önünü spiral yönüne dönerek ilerlerler. Yani cisim spiral yönünde ilerlerken önü güneşten dışarı doğru ilk atıldığı yönde kalıp , sadece spiral boyunca ilerlemez, yönünü de döner. yani önü hep spiralin teğetinin ileri bakan tarafıdır. yani parçacığı bir insan gibi düşünrüsek, önü hep hızının  yönüne dönüktür. 
                          Şu anda burada yazdıklarım hiçbir bilimadamı tarafından bilinmemektedir. Anlatınca hemen anlayacaksınız. Ve güneşten atılan herşeyin neden güneş etrafında spiral çizdiğini anlayacaksınız. Bu inanılmaz bir mucize. Mesela dünyadan güneşe doğru radyal yönde olmadan yani güneşin sağına doğru bir hız bileşeni de vererek bir parçacık attık diyelim. Bu parçacık inanılmaz bir şekilde spiral çizerek güneşe düşer. Aslında bu beklenen birşeydir çünkü spiral çizmek zorunda yana doğru bir bileşeni var. Fakat işin asıl noktası şu: bu parçacığı veya taşı atarken ilk hızı öyle bir verebiliriz ki, tam güneş yüzeyine düşerken, tam güneşin kendi etrafında dönme hızına ulaşarak güneş yüzeyine düşer. Bu inanılmaz birşeydir. çünkü tam düşerken güneş yüzeyi der ki , bunun aşağı doğru bir hızı var, yani bana doğru düşüyor, yanal olarak da bir hızı yok, bu benim üzerime dik düşüyor. İnanılmaza inanabiliyormusunuz, güneş yüzeyine göre , güneş yüzeyine dik düşüyor. Bu durumu anlayamamış olanınız bulunabilir. bu şu demektir, bir parçacık aynı ve ters yönlerde hızlara sahip olmak şartıyla, hangi yoldan gelmişse, geriye de aynı yoldan gider. gelirken ne kadar hız kazanmışsa, giderken de o kadar hız kaybeder. ve yolun her noktasında her hızı aynı olur, ama ters yönde. şimdi bu olayı ters çevirelim ve aynı daha yeni güneşe düşmüş olan parçacık, güneşten düştüğü hız ve yönün ters yöndeki hızında ve  ters yönünde fırlatılsın. Bu durumda güneş yüzeyine ekvatorda güneşe dik fırlatılacaktır. güneşe göre bu cismi dik fırlattığında, cisim aynı geldiği yoldan geri dönecektir çünkü aynı hızlarla atılıyor. oysa güneşe dik fırlatıldı, bu durumda tam güneşe dik gitmeli, bir de güneşin döndüğü yönde güneşin yüzey hızıyla ileriye fırlatılmalıydı. ama öyle olmaz. Yani güneşten kütleli kütlesiz, yüklü, yüksüz büyük küçük ne fırlatılırsa, bunlaar dümdüz gitmez, spiral çizerek güneşten uzaklaşırlar. böyle olmak zorundadır. 
                      Mesela, güneş dönerken bir parçacık fırlattığında ekvatorunda, ekvatoruna dik, bu ekvator birkere hareketlidir. Tam burada işte birşey kaçırıyoruz. güneş ekvatoruna dik bir madde fırlattığında, sanki bunu yapınca cismi geriye doğru fırlatmış gibi olması gerekiyor. Bugüne kadar açığa çıkmamasının sebebi bu olsa gerek. 
                      Mesela proto madde olan uzaydaki sıvıyı güneş ekvatorunun bir kısmından çeker , bir kısmından alır. neden direk yukarıdan almıyor da, biraz gerisinden alarak gelen sıvıyı spiral bir şekle sokuyor. saçma değil mi? değil. Çünkü güneş sıvıyı dönerken tam yüzeyine dik alır. Sıvının yüzeye dik düşmesi için, tam güneş yüzeyine değeceği anda, güneşin dönme hızıyla güneş yüzeyinin peşinden gelmesi gerekir. bu da demektir ki güneş ekvatoru o sıvıyı geriden almak zorundadır. Eğer direk yukarısından alırsa, bu sıvı güneş dönerken güneş yüzeyine dik inemez, güneş yüzeyiyle bir alfa açısı yaparak güneşe girer. güneş de bunu kabul etmez. Bu sebeple alınan sıvı da spiral çizerek güneşe düşmek zorundadır çünkü güneş sıvıyı çekiyor aynı kütle çekimi gibi. bu da güneşin manyetik alanını daha da mükemmel bir şekilde açıklar. düşenleri anlıyoruz, spiral çizerek düşerler, tam düştükleri anda güneş yüzeyine dik düşerler. güneş dönerken yüzeyine dik düşerler. fakat güneşin dönerken dik almasının tam ters yönde dönerken dik atması vardır. bu durumda düşen cismin hızının tam ters yönünde cisim atılmış olur. bu durumda da cisim güneş yüzeyinden güneşle arasında bir çekim olması şartıyla galiba spiral çizzerek güneşten aynı yolla uzaklaşmalıdır. kütleli parçacıklarda bunu açıklamak kolay. fakat kütlesizlerde aynı bizim proto madde sıvımız gibi, bir çekim bulunmaz, bir itim bulunur. sonuçta kütleli parçacıklar için herşey açıklanmışken , uzay sıvısıyla ilgili atım durumunda ne olur , ona daha sonra bakalım.
 
  Bugün 5 ziyaretçi (22 klik) kişi burdaydı!  
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol